Türkiye’nin ev sahipliğinde Ukrayna’dan tahıl ve gıda maddelerinin güvenli sevk edilmesini sağlayacak ‘Tahıl Koridoru’ anlaşması küresel gıda fiyatlarının dengelenmesini sağlayacağı için tüm dünya tarafından ilgiyle takip ediliyor. Türkiye’nin en büyük buğday unu üreticilerinden ve ihracatçılarından Doruk Un’un Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Gürsel Erbap, anlaşma neticesinde arz ve fiyat dengesinin yeniden sağlanarak global gıda krizinin önüne geçilirken Türk ununun da ihracat pazarlarında varlığını arttırarak sürdüreceğine dikkat çekiyor.
Dünya kamuoyu tarafından ilgiyle karşılanan ve Türkiye’nin diplomatik başarısı olarak dikkat çeken anlaşma; tahıl ve benzeri gıda ürünlerinin Ukrayna’ya ait üç liman üzerinden emniyetli bir şekilde nakliyatının yapılmasını amaçlıyor. İcra ve denetimi İstanbul’da kurulan merkezde yürütülecek olan anlaşma; Birleşmiş Milletler, Türkiye, Rusya ve Ukrayna arasında Karadeniz üzerinden milyonlarca ton tahılın sevkini sağlayacak. Ukrayna, yıllık 25 milyon ton üretimi ile dünyanın dördüncü büyük tahıl ihracatçısı iken Rusya 85 milyon ton üretimi ile dünyanın en büyük buğday ihracatçılarından biri. Ukrayna ve Rusya, Afrika’nın buğday ihtiyacının yüzde 40’ını sağlıyor. Dünyanın en önemli iki tahıl üreticisi ülkenin ürünlerini ihraç edememesi ve fiyatlardaki artış sebebiyle özellikle yoksul Afrika ülkelerinde milyonlarca insanın hayatının tehlikede olduğunu belirten Doruk Un Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Gürsel Erbap, gıda koridorunun oluşması ile birlikte sürecin kısa sürede toparlanacağına inandıklarını belirtiyor.
Erbap: ‘Tahıl koridoru anlaşması global gıda krizinin çözümünde bir mihenk taşı olacak.’
Türkiye ve komşu ülkelerin yanı sıra tüm üretici ülkelerde son dönemde gittikçe artan iklimsel değişikliklerin tarımsal ürünlerin mahsul miktar ve kalitelerini olumsuz olarak etkilediğini belirten Erbap, bu olumsuzlukların neticelerine ek olarak pandeminin getirdiği belirsizliklerin ardından Şubat ayında başlayan Rusya-Ukrayna Savaşı ile birlikte yakın ticari ilişkilerin olduğu tüm pazarlarda ciddi bir ekonomik daralma gözlemlendiğini belirtiyor. Erbap; ‘Ekonomik zorluklardan dolayı gıdaya erişimin zorluklarını yaşayan yoksul ülkeler özellikle lojistik sorunların yanında bölgesel anlaşmazlıkların da etkisinde kalıyor. Dünya Gıda Programı(WFP) ve Birleşmiş Milletler gibi savaşın ve yoksulluğun olduğu bölgelere yapılan gıda yardımlarının önemli bir bölümü Türkiye’den karşılanıyor. Dünya buğday ve diğer tahılların ticaretinin önemli bir bölümünü de Karadeniz ülkeleri karşılıyor. Türkiye’nin önderliğinde Karadeniz havzası tahıllarının menşelerinden güven ve barış içinde sevkinde atılan bu çok taraflı tarihi adımın global gıda krizinin çözümünde bir mihenk taşı olacağına inanıyoruz. Bu büyük başarı sayesinde, arz ve fiyat dengesinin yeniden sağlanarak global gıda krizinin önüne geçilirken Türk ununun da ihracat pazarlarında varlığını arttırarak sürdüreceğine eminiz.’ diyor.
Türkiye, Dünya Tahıl Ticaretinde Stratejik Bir Öneme Sahip
Türkiye, yıllık yaklaşık 8 -9 milyon ton buğday ithalatının %90’ını Rusya ve Ukrayna’dan gerçekleştirirken, ‘Tahıl Koridoru’ ile Avrupa’ya tahılın ulaşım hızını da artırmış olacak. Türkiye’de 2022 hasat döneminin oldukça iyi olduğunu vurgulayan Erbap ‘Türkiye bu yıl da olduğu gibi her dönem kendi ihtiyacını karşılayacak kadar buğday üretimini gerçekleştiriyor. Ancak Türkiye, dünyada ilk sıradaki un ihracatı yerini korumak için Rusya ve Ukrayna'dan buğday ithal etmek zorundadır. Aksi taktirde uzak destinasyonlardan yüksek navlun ve fiyatlarla buğday ithalatı yapılır, buna bağlı olarak istenen ihracat hedeflerine ulaşılamazdı. ‘ diyor.